Her iki oyuncu da bir süredir şimşekleri çekiyordu. Selçuk geçen yıldan kalan kötü performansı yüzünden, Burak da ilk yıllardaki başarısını son yıllarda göstermemesinden ve kaçırdığı gollerden ötürü Galatasaray taraftarının hedefi haline geldi.
Bu konu ile bağlantılı olarak futbola bakış açımızdaki kanıksanmış yanlışları dile getirmek istiyorum:
1- Bir futbolcu kötü performans verebilir, kötü performans verdiği zaman suçlanacak olan kişi kendisi değil, teknik direktördür. Çünkü ona formayı veren o'dur. Düşük performanslı bir oyuncuyu takımda tutarak takımın performansının aşağı çekilmesine sebep olan teknik direktör ilk suçlanacak kişidir eğer biri suçlanacaksa.
2- Bir futbolcu ıslıklandığı zaman daha iyi oynamaz, aksine morali düşer ve konsantrasyonu kaybolur = Kötü performansına devam eder, oyuncudan gelecekte alacağın verimi de alamazsın ( bu protesto sürekli tekrarlanırsa )
3- Futbolcu profesyoneldir, istediği zaman takımdan gidebilir, senin takımında oynadığı süre içerisinde o oyuncudan maksimum verim almak senin yararınadır. Kaliteli bir oyuncu, takıma katkı veren bir oyuncu ise, onu yeniden kazanmak adına ona moral versen kazançlı çıkarsın, ıslıklayıp küfür edersen zararlı çıkarsın. Örnek: Moralli, iyi bir Selçuk ve Burak Galatasaray'ın gücünü artırır ama sürekli protesto yiyen Selçuk ve Burak takımdan uzaklaşır, onların kalitesinde 2 oyuncu daha transfer etmen gerekir. Kadro içerisinde Türk pasaportlu, onlar kadar kaliteli, potansiyelli oyuncuların yoksa Selçuk ve Burak'ı uzaklaştırmak sana külliyen zarar verir.
4-Bir futbol takımının başarı ve başarısızlığı HİÇBİR ZAMAN tek bir faktöre bağlı değildir. Bireysel hata ile kaybettiğin 1-2 maç dışında, genel başarısızlık, kötü oyun birçok faktöre bağlıdır, tek bir oyuncu veya teknik direktör günah keçisi ilan edilmemeli. Örn: Selçuk&Burak'ı günah keçisi ilan ederek, diğer kötü performans sergileyen oyuncuları es geçip, onları korumuş oluyorsun.
5-Yeni bir teknik direktörün başarı veya başarısız olarak adlandırılması için en az sezonun yarısında, ideal olarak 1.5 yıl takımın başında olması gerekir. Elindeki oyuncuların kalitesi ve yapısına uygun bir sistem bulana kadar geçen süre, takıma gerekli olan takviyeleri belirlemesi için geçen süre, ülkedeki futbol şartlarını anlayıp kendi avantajına yönelik bu şartları kullanabilmesi için geçecek süre ve daha birçok faktör...
Sadece Burak & Selçuk veya Galatasaray özelinde değil tüm Türk takımları için geçerli bu yazdıklarım ! Yıllarca Elvir Bolic'i, Selçuk Şahin'i yuhalayarak hiç birşey kazanmadı Fenerbahçe, Çağdaş Atan'ı, Youla'yı, İbrahim Üzülmez'i zamanında yuhalayarak hiçbir şey kazanmadı Beşiktaş. Selçuk Şahin hala Fenerbahçe'de ve öyle ya da böyle katkı veriyor. 2 maç bile katkı verse yılda, katkıdır. Önemli olan takımın başarısı ise, sana faydalı olacak futbolcuları kaybetmek için değil kazanmak için hareket etmelisin. Kim ? Futbol taraftarları...
Bu yazı 18.09.2014 tarihinde yazılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder